Ali Paşa Camii

        ALİPAŞA CAMİİ
        (Ağa Camii)
        (Yakub Ağa Camii)
 
        Cami, Mer­can Mahallesi, Fuatpaşa Caddesi üzerinde 16 numaradadır. Banisi, Eskisaray Ağası Yakub Ağa'dır. Kabri, Otakçılar'da ha­mam civarındaki Ak Türbe karşısında, kendi hayrı olan mektebin avlusundadır1. Mezar taşındaki vefat tarihi H. 954/M. 1547’dir. Şu halde mescid, bundan önceki bir tarihte yapılmış olmalıdır.
 
        Birinci Dünya Savaşı yıllarında HarbiyeNezareti olan şimdiki İstanbul Üniversi­tesi merkez binası, daha önce Serasker ka­pısı, çevresindeki geniş avlu da askerin tö­ren ve talim alanıydı. Vaka-i Hayriye'den önce ise burada "Eskisaray" diye anılan büyük ve tarihi bir saray bulunmaktaydı. Eskisaray'da ölenlerin cenaze namazları bu Ağa Mescidinde kılınırdı. Cenaze hiz­metleri de mescidin imamlarına tahsis edilmişti 2.
 
        Ağa Mescidi, daha sonra bir yangında harap olmuş ve şimdi dış giriş kapısının sa­ğında bulunan kitabesinde de belirtildiği üzere Sadrazam Ali Paşa tarafından H.1286/M. 1869 tarihinde, Sultan Aziz döne­minde yapılan camiler üslûbunda fevkani kârgir, sekiz köşeli ve tek kubbeli olarak yeniden ihya edilmiştir. Minberini III. Murad'ın zevcesi Valide-i Atik Nurbanu Sultan koydurmuştur3. Altında sebili de bulu­nan camiin mimarı İtalyan Bariori'dir4.
 
        O zamanlar hizmetine karşılık olarak Ali Paşa'ya devlet hazinesinden Fuat Paşa Caddesi üzerinde muhteşem bir saray yap­tırılmıştı. Paşa'ya içinde oturmak nasip ol­mayan bu saray bir ara Mercan İdadî'si, sonra Erkân-ı Harbiye-i Umûmiye dairesi olmuş ve Mercan yangınında yanmıştır. Enkazı 1946 yılında kaldırılan harabesi, halk arasında "Yanık Saray" diye anıla-gelmiştir5. Bu sarayın yerinde şimdi belediye tarafından bir otopark yaptırılmıştır. 
 
        Sekiz prizma biçiminde olan Ali Paşa Camii, büyük Mercan yangı­nında tekrar yanmış ve 37 yıl harap kaldık­tan sonra 1949 yılında başlayan restore ça­lışmaları 1953 yılında tamamlanarak iba­dete açılmıştır. Ek ilave ile birlikte cami üç bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümün üzeri kubbe ile örtülüdür. Mihrabı çimento ile sıvalı, minberi ahşaptır. Ek bölümde de minber ve mihrap bulunmaktadır. Bütün duvarları; (mihrabı, minberi ve kürsüsü dâhil) çini ile kaplanmıştır. Tek şerefeli minaresi altı kenarlı olup gövde kısmında uzunlamasına ince pencereler açılmıştır. Çadır tipi bir üst mahfili de bulunmaktadır.
 
        İstifade edilir durumda bir kuy­usu bulunan camiin alt katında, eskiden sebil olan yerde şimdi dört adet dükkân bulunmakta ve bunların kirası Va­kıflar tarafından alınmaktadır.
 
        Melez bir mimarînin ürünü olan yapı­da, sanat değeri olarak tek parça Yesarîzâde Mustafa İzzet Efendi'nin kaleminden çıkmış olan kitabesidir.
 
1.Reşat Ekrem Koçu, İstanbul Ansiklopedisi, c.II, s.695.
2.Hadîka, c.I, s.38.
3.A. g. e., s. 38.
4.Reşat Ekrem Koçu, a.g.e., s.695.
5.A.g.e., s.695.
 
 
Vatan Caddesi Hükümet Konağı Fatih/İSTANBUL
Tel: 0212 533 00 37